Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Ö. Kaboğlu: “Bu yetki imparatorluğu nedir?”

Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Ö. Kaboğlu: “Bu yetki imparatorluğu nedir?”

Van Borusu başkanlığı öngören Anayasa değişikliği öncesi “Anayasa değişikliğini tartışıyoruz” konulu panel düzenledi. Panele konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Kaboğlu: “Amaç seçilmişleri onurlandırmak değilse, bu yetki imparatorluğu nedir?” diye sordu

Van Borusu başkanlığı öngören Anayasa değişikliği öncesi “Anayasa değişikliğini tartışıyoruz” konulu panel düzenledi. Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı panelde, yeni Anayasa’nın kim tarafından hazırlandığını bilmediğimizi söyledi, “Amaç seçilmişleri onurlandırmak değilse, bu yetki imparatorluğu nedir?” diye sordu

Van Borusu “Anayasa değişikliğini tartışıyoruz” konulu panel düzenledi. Elite World Otel’de yapılan panele konuşmacı olarak, KHK ile ihraç edilen ve Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu,  Prof.Dr. Selin Esen, Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Ferit İzci, Doç. Dr. Menav Turan ile baro avukatları katıldı. Dihaber’de yer alan habere göre, açılış konuşmasını Baro Başkanı Murat Timur yaparken, 16 Nisan’da yapılacak referandumun toplum açısından önemine dikkat çekti.

Van Barosu’nun düzenlediği panelde konuşan Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, anayasa değişikliğinin kimler tarafından hazırlandığını toplum tarafından bilinmediğini belirtti.

Anayasa siyasal iktidarı sınırlandırmak için yapılır

Konuşmacılardan, Anayasa hukukçusu olan Prof. Dr. Selin Esen, 16 Nisan’da referanduma gidecek olan 18 maddelik taslağı anayasa hukuku açısından değerlendirdi.

Anayasa yapmanın amacının siyasal iktidarı sınırlandırmak olduğunu kaydeden Esen şunları söyledi:

Anayasa yapmak, siyasal iktidarı sınırlandırmak amacını taşır. Güçler ayrılığı ilkesi, baktığımız zaman metnini bütününe yürütmenin tek elde olduğunu okuyabiliyoruz. Başkanlık sistemleri toplumsal olarak çok bölünmemiş toplumlarda işlenebilir ama Türkiye gibi bir toplumda nasıl uyarlanacak varın siz düşünün. Metin kendi içerisinde çelişkiye sahiptir, ayrıca Başkanın tarafsızlığı için yapılan tartışmalarda Türkiye’deki şuan siyasal iktidara baktığımızda insanlar bu eleştiri ve kaygıyı taşımakta haklı olduğunu biliyoruz. Sonuç itibariyle bir ülkenin yönetimi ne olursa olsun, yasama, yürütme ve yargının aşırı şekilde zayıflatıldığını görmek gerekir.

Kaboğlu: Kim hazırladı bilmiyoruz

Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu, Anayasa’nın yediğimiz yiyecek soluduğumuz hava kadar önemli olduğunu kaydetti. Kaboğlu şu sorular sordu:

Anayasa önce ülkeyi düzenler, sonra üzerinde yaşayan insanların uyumunu, yaşama tarzını ve barış içerisinden yaşamasını sağlayan bir yönetim şeklini düzenler. Anayasa değişikliği Türkiye’de her zaman abartılı bir şekilde karşımıza çıkar. Sanki her şeyin ondan kaynaklığını söyler. Hatta bazıları 15 Temmuz darbe girişimini de buna dayandırma cüretini gösteriyor. Bence, Anayasa’ya uyulmadığı için bu darbeler gelişti. Değişiklik usulü olarak pek değinilmeyen konu; sivil toplum emeği görmezden geliniyor. Sivil emek siyasal toplum tarafından dikkate alınmadığı için, şimdi toplum ‘ülkenin birliği bütünlüğü için çalışanlar ve teröristler’ şeklinde ikiye bölünmüş durumda. 82 Anayasasında etnik dil, kadın hakları noktasında birçok değişiklik yapılarak kazanımlar elde edildi, bu kazanımlarda elden gitti. Bütün toplum öteye konulduğuna göre asıl önemli olan bu metnin kim tarafından yazıldığını bilmiyoruz. Bu metinde hem sistem değişikliği hem de rejim değişikliği var. Hem hükümet hem de Cumhurbaşkanlığı lav ediliyor. Bu metni soğukkanlı bir şekilde herkesin düşünmesi gerekir. Amaç seçilmişleri onurlandırmak değilse, bu yetki imparatorluğu neyedir? Bu meclisin Anayasa hakkında söylenecek bir sözü yok muydu ve neden OHAL’de koşullarında yapılıyor?

Tarihte ilk defa Anayasanın kamuoyunda tartışılmadan gizlenerek hazırlandığına dikkat çeken Kaboğlu, değişiklikle ne olacağını öngörülmediğini aktardı.

toplumsalhukuk