Soma Davası’nda sanık müdür: olay anındaki kriz yönetimi başarılıydı

Soma Davası’nda sanık müdür: olay anındaki kriz yönetimi başarılıydı

Soma Davası’nda Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılama devam ettiği sırada asıl patron benim diyen Alp Gürkan ve diğer 4 şirket yetkilisi hakkında yeni iddianame tanzim edilmiş ve yine Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Açılan yeni davada dosyaların birleştirilme ihtimalini gözönünde bulunduran mahkeme sanıkların talimatla ifadesinin alınmasına karar vermişti. Bugün ilk talimat duruşması Soma Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Soma Davası’nda Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama devam ettiği sırada asıl patron benim diyen Alp Gürkan ve diğer 4 şirket yetkilisi hakkında yeni iddianame tanzim edilmiş ve yine Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. Açılan yeni davada dosyaların bileşme ihtimalini gözönünde bulunduran mahkeme sanıkların talimatla ifadesinin alınmasına karar vermişti. Bugün(5 Aralık 2016) Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dosyadaki sanıklardan şirketin Soma Bölge Müdürü ve Acil Durum Yöneticisi Haluk Evinç ve Eğitim Mühendisi ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Uzmanı Murat Bodur’un talimat duruşması görüldü.

Haluk Evinç ifadesinde katliamın yaşandığı Eynez ocağında Acil Durum Yöneticisi olarak göründüğünü ancak kendisinin Işıklar İşletmesi’nde müdür olduğunu söyleyerek katliamla ilişkisini reddetti, sorumluluğun İsmail Adalı’ya ait olduğunu söyledi. Talimat duruşmasına katılan müşteki-mağdur avukatları; sorumluluğu olmadığı halde yangın anındaki ilk müdahalede ilk müdahalede yaptıklarından bilirkişileri ocakta gezdirmesine kadar birçok işte sorumluluğu olduğunu belirterek evinç’in çelişkilerini açığa çıkardı.

Evinç’e savcılık ifadesindeki “Olay olduğunda hemen olay yerine gittim, Akın Çelik(Eynez ocağı-katliamın olduğu ocak- İşletme Müdürü)  ile görüşüp havalandırmanın ters çevrilmesi talimatı verdim, tahlisiye ekiplerini hangi panolara gideceği konusunda yönlendirdim, olay sonrası savcılık eşliğinde gelen bilirkişilere mihmandarlık yaptım onları olay yerine götürdüm. Acil durum yöneticisinin ocağı bilen birisinin olması lazım, ben ocağı bilen biri değilim.” beyanı üzerine avukatlar tarafından sorulan “Madem ocağı bilmiyorsun neden boşaltma talimatı verdin? Neden tahlisiye(kurtarma) ekiplerini yönlendirdin? Neden mihmandarlık yaptın?” sorularına ise cevap veremedi.

Evinç: Sanıklar yalan söylüyor

Evinç ayrıca avukatların “Devam eden davada sanıklar ve sanık avukatları savcının ve bilirkişilerin yangın olmamasını rağmen ve olay yerine ulaşma imkanları olmasına rağmen bilinçli olarak gidilmediğini, gidilseydi olayın aydınlanacağı beyanları var. Olay yerine neden gitmediniz? Bir engel mi vardı yoksa bilerek mi gitmediniz?” sorusu üzerine sanıkları ve sanık avukatlarını yalanlayarak “Yangın devam ediyordu ayrıca olayın olduğu U3 bölgesine 20-30 metre kala göcük meydana gelmişti bu sebeple gidemedik” dedi.

Kurtarma çalışması başarılıymış

Evinç’in kriz yönetimine dair sorulan soruya yanıtı kriz yönetimini başarılı bulduğu yönünde oldu. Başarısızlık olduğunu düşünmediğini beyan eden Evinç’in başarı kriteri ise 4-5 gün içinde madendeki herkese ulaşılması oldu. Duruşma sonunda ailelere söz verilmesi üzerine madenci ailelerinden bu ifadeye tepki geldi. Katliamda eşini kaybeden Nursel Kocabaş; “Sanıklardan biri yapılan operasyonun başarılı olduğunu söyledi. Çıkarılan kişilerden 301 tanesi ölü olarak çıkarılmıştır, ayrıca benim eşim cuma günü gece saat 2.30’da çıkarıldı. Bu operasyonun neresi başarılıdır?” diyerek  şikayetinin hala devem ettiğini söyledi. Eşini kaybeden Naciye Kaya ise “Her zamanki gibi yine hikaye dinledik. Çok başarılı bir çalışma yapmışlar. Ama kurtarma çalışmasında 301 kişi öldü. Böyle konuşunca bunlar acımızı daha çok artırıyor. Ölene kadar şikayetçiyim, bu katliamın hesabını soracağız” dedi.

Evinç müdürü olduğu ocağa dair hiçbir şeyi hatırlamıyor

Avukatlar, ifadesindeki çelişkileri ortaya çıkarmak ve sıkıştırmak için Evinç’e yönelttikleri; müdürü olduğu ocağın Acil Durum Yöneticisinin kim olduğu, olaydan sonra kapanan Işıklar İşletmesi açıldıktan sonra yangın çıkıp çıkmadığı, işletmenin yeniden kapatılıp kapatılmadığı sorularına “Hatırlamıyorum” yanıtını aldı.

Hiçbir şeyi hatırlamayan Evinç, Alp Gürkan’ın maden faciası sonrasında Ramazan Doğru’nun yerine Genel Müdür olarak kendisini atadığını belirtti. Ayrıca “Ramazan Doğru’nun tutuklanması sonrasında olaydan yaklaşık 6 ay sonra Alp Gürkan Genel Müdür olarak beni atadı. Genel Müdürlüğü ben yaptım.” diyerek şu anda da 10 aydan bu yana şirkette çalışmadığını söyledi. Olaydan önce Soma Bölge Müdürü görevi yürüten olaydan sonra ise Genel Müdürlük görevi yürüten Evinç’in sorulan sorulara cevap verememesi ve bir kısım soruya ise “hatırlamıyorum” diyerek yanıt vermesine aileler tepki gösterdi.

Sanık Murat Bodur aile avukatlarının sorularını cevaplamayacağım!

Ocakta 2010-2012 yılları arasında Jeoloji Mühendisi olarak çalışan, 2012-2013 yılları arasında Eğitim Mühendisi olarak çalışan, 2013 Ağustos ayından olay tarihine kadar  C sınıfı iş güvenliği uzmanı olarak çalışan Murat Bodur ise ifadesinde kendisine yöneltilen tüm sorumluğu reddetti, kendisine yöneltilen soruları yanıtlamadı.

whatsapp-image-2016-12-05-at-16-15-01-1

Bunun üzerime talimat duruşmasına son verildi. Duruşma sonrası adliye çıkışında ailelerin avukatları basına açıklamalarda bulundu. Aile avukatlarından Av. Sercan Aran:

“sanıklar gözümüzün içine baka baka yalan söyledi. Evet yalan söylemek hakları kanunen bunun bir cezai yaptırımı yok ancak biz bu davada maddi gerçekleri açığa çıkaracağız. Soma’da katledilen 301 insanımızın hesabını sorana dek davamızın takipçisi olacağız.” dedi.

Aran’ın ardından söz alan Manisa Barosu Genel Sekreteri Av. Seçil Ege Değerli ise

“Bugünkü talimat duruşmasında dinlenen sanıkların ifadelerinden şirketin ne kadar keşmekeş içerisinde işletildiği, kazaya nasıl adım adım gidildiği açığa çıkmıştır. Şirketin işçi sağlığı ve işçi güvenliğini hiçe saydığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Biz Baro olarak ailelerin yanında olmaya  onları savunmaya devam edeceğiz.” dedi.

Soma Katliamı Davası’nın ana davasının 13. duruşması 12 Aralık’ta Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

13 Aralık’ta ise yeni davada talimatla ifadelerinin alınmasına karar verilen Hayri Kebapçılar’ın İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat:10.00’da, 26 Aralık’ta ise asıl patron benim diyen Alp Gürkan ve Mustafa Yiğit’in İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat: 10.30’da ifadesinin alınacağı talimat duruşmaları görülecek. Talimat ifadelerinin tamamlanmasının ardından açılan yeni dava ile 1,5 yıldır devam eden Soma ana davasının birleştirilmesi bekleniyor.

Dava nasıl açılmıştı? 
Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nin avukatların talebiyle bulunduğu suç duyurusunun ardından Soma Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada üç savcı değişti ve son savcı mahkemeye Alp Gürkan’ın Soma Katliamı’nda sorumluluğuna dair bir rapor olup olmadığı sormuştu. Bu sırada da yapılan keşfin ardından bilirkişi heyeti raporu tamamladı ve bu rapor Alp Gürkan ile hakkında daha önce dava açılmamış olan dört şirket yetkilisinin de sorumlu olduğunu ortaya koymuştu. Bilirkişi raporu Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiş, bu raporun üzerine harekete geçen Soma Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmayı genişleterek Alp Gürkan’ın haricinde şirket yetkililerinden Mustafa Yiğit, Hayri Kebapçılar, Murat Bodur ve Haluk Evinç’i de soruşturmaya dahil etmişti. Ardından savcılık daha önce kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen bu kişiler hakkında verilen kararın kaldırılmasını Akhisar Sulh Ceza Hakimliği’nden talep etmiş ve bu talep kabul edilerek daha önce verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar kaldırılmıştı.

Kararın kaldırılmasının ardından Soma Cumhuriyet Başsavcılığı şüpheliler hakkında fezleke düzenlemiş ve bu fezlekeyi Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermişti. Fezleke üzerine 5 sanık hakkında bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyeyet verme suçundan iddianame tanzim eden Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı iddianameyi Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul etmesinin ardından “asıl patron” da avukatların ısrarları sonucu davaya sanık olarak dahil edilmişti. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde 1,5 yıldır devam eden ana davanın yanında açılan yeni davada mahkeme dosyaların birleştirilme ihitmali bulunduğundan 5 sanığın ifadesinin talimatla alınmasına karar vermişti.

 

ToplumsalHukuk