Sansüre karşı hukuk mücadelemizi sürdürürken, tek sesliliğin karşısında halkın haber alma hakkı mücadelesi veriyoruz. Anayasa Mahkemesinin artık tacize dönüşen sansür uygulamaları karşısındaki tavrı ise Anayasa Mahkemesi açısından bir varlık ve yokluk sorunudur
Sansüre karşı hukuk mücadelemizi sürdürürken, tek sesliliğin karşısında halkın haber alma hakkı mücadelesi veriyoruz. Anayasa Mahkemesi’nin artık tacize dönüşen sansür uygulamaları karşısındaki tavrı ise Anayasa Mahkemesi açısından bir varlık ve yokluk sorunudur
Bu yazının yazıldığı saatlerde, 59 kez sansürlenmiş olarak kendi sansür rekorunu kırmaya devam eden sendika.org’un örgütlediği dayanışma gecesi devam ediyordu. Gecenin sloganlarından biri “#BuGeceSendikaOrg belki yine kapatılacak, ama mutlaka yeniden açılacak” oldu.
Bütün renkleriyle direnişin gündemini yansıtan sendika.org, yine direniş ve dayanışma ile yayın hayatına devam ederken, basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkı için hukuk mücadelemiz de devam ediyor.
sendika.org’a yönelik erişim engelleme kararına karşı Anayasa Mahkemesi’ne yaptığımız bireysel başvurunun üzerinden iki yıla yakın süre ve 50’nin üzerinde yeni sansür kararı geçmesine rağmen henüz Anayasa Mahkemesi başvurumuza ilişkin bir karar vermedi. Tıpkı tutuklu HDP’li vekiller, tutuklu Cumhuriyet Gazetesi yazarlarına ilişkin hala karar vermediği gibi. Anayasa Mahkemesi son süreçte vermediği kararlar kadar, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın tahliye talebinin reddi, KHK’lerle ihraç edilen on binlerce kamu emekçisinin başvurusunun reddi kararları gibi olumsuz kararlarıyla da “etkili bir iç hukuk yolu” olmadığını gösteriyor. sendika.org avukatları olarak, halkın haber alma kanallarının tamamına erişimin engellendiği bir süreçte, Anayasa Mahkemesi’ne sendika.org’un 52. kez sansürlenmesi üzerine sunmuş olduğumuz ek beyanı açık mektup olarak yayınlamayı uygun bulduk.
Ve tıpkı beyanımızda belirttiğimiz gibi belirtmek isteriz ki;
Bizler sendika.org avukatları olarak sendika.org internet sitesinin kullanabileceği internet adreslerinin “sonsuz” sayıda olduğunun farkındayız. Ve müvekkillerimizin belirttiği gibi sendika.org belki yine kapatılacak ama mutlaka yeniden açılacak. Bizler de sansüre karşı hukuk mücadelemizi sürdürürken, tek sesliliğin karşısında halkın haber alma hakkı mücadelesini yürüttüğümüzü bileceğiz. Artık tacize dönüşen sansür uygulamaları karşısındaki tavrı ise Anayasa Mahkemesi açısından bir varlık ve yokluk sorunudur. Sansürün devamına olanak sağlamadan, meşrulaştırmadan yana mı, halkın haber alma ve basın özgürlüğünden yana mı? Ve bu sorun karşısında Anayasa Mahkemesi’nin sonsuz hakkı/şansı olmadığını da belirtmek isteriz…
Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na
Müvekkilin yetkilisi olduğu www.sendika.org internet sitesi hakkında uygulanan erişim engeli tedbirinin onaylanması üzerine yapmış olduğumuz bireysel başvuru hakkında yeniden ek beyanda bulunma zorunluluğu doğmuştur.
21.06.2017 tarihinde Ankara Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi aracılığıyla sunduğumuz ek beyanda sendika.org internet sitesine yönelik sistematik sansürün devam ettiğini belirtmiş, 21.06.2017 tarihi itibariyle kullanılmakta olan sendika48.org adresinin muhtemelen beyan Mahkemenizin eline geçtiğinde engellenmiş olacağını bildirmiştik.
Tahminlerimiz doğru çıktı ve sadece sendika48.org adresi değil onu takriben sendika49.org, sendika50.org ve sendika.51.org adresleri de 14.07.2017 tarihi itibariyle engellenmiş durumdadır.[1] Site şu anda sendika52.org adresini kullanmaktadır.
Öte yandan BTK’nın 4 Temmuz 2017 tarihli kararıyla 49. kez sansürlenen Sendika.Org, en çok erişim engeline maruz kalan ve bu sansür uygulamasını en çok aşan site olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na başvurdu.[2] Daha önce 48 kez erişime engellenerek bu alandaki rekorun ilk sahibi olan DİHA ajansın bir bütün olarak kapatılmasının ardından yayın hayatına son vermişti. Sitenin Guinness Rekorlar Kitabı’na başvurusu The Times’ta da haber olmuştur.[3]
Sendika.org internet sitesi ise 49 kez sansüre uğramasının ardından 2 kere daha kapatılarak kendisine ait rekoru egale etme başarısını göstermiştir.[4]
Bilindiği üzere “sonsuz” eski Yunanca Lemniscate kelimesinden gelmektedir, (sembol: ∞) çoğunlukla matematik ve fizikte herhangi bir sonu olmayan şeyleri ve sayıları tarif etmekte kullanılan soyut bir kavramdır.
Matematikte “sonsuz” sıklıkla bir sayıymış gibi ele alınır (örn. Sonsuz sayıda terim vb.) ama aslında gerçek sayılar türünde bir sayı değildir. Sonsuz küçük değerlerini içeren sayı sistemlerinde bu son küçüklerin karşıtı bir sonsuz sayıdır. 19. yüzyıl ve 20. yüzyılın başlarında Georg Cantor sonsuz ve sonsuz kümeler ile ilgili birçok fikre şekil verdi. Geliştirdiği kuramda farklı boyutlarda sonsuz kümeler yer almaktadır. Örneğin, tamsayıların oluştuğu küme sayılabilir sonsuzken gerçek sayıların oluşturduğu sonsuz küme ise sayılamaz sonsuzdur.
Sonsuz hakkındaki ilk kaynaklar Milet’te yaşamış olan Sokrates öncesi düşünür Anaksimandros’a aittir. Sonsuzluğu ifade etmek için sınırsız vb. gibi anlamlara gelen “aperion” kelimesini kullanmıştır. Ancak, sonsuzun matematiksel olarak kullanımına dair ilk örnekler Parmenides tarafından kurulan Elea okulunun bir üyesi olan Sokrates öncesi düşünür Elealı Zenon’a aittir. Aristoteles onu diyalektiğin mucidi olarak adlandırır. Asıl ünlü olduğu konu ise Bertnard Russell’ın da belirttiği gibi ölçülemeyecek kadar akıllıca ve derin paradokslarıdır. Aristoteles’in geleneksel görüşü gereğince Helenistik dönemde potansiyel ve gerçek sonsuzu birbirinden ayırmayı tercih etmişlerdir. Örneğin, sonsuz sayıda asal sayı vardır demek yerine, Öklid, herhangi bir asal sayı grubunun içerdiği miktardan daha fazla sayıda asal sayı vardır demeyi tercih eder. (Elementler, Kitap IX)
Sonsuz kavramına dair bu açıklamaları BTK tarafından engellenmiş diğer bir internet sitesi olan wikipedia’dan aldık.
Görüleceği üzere sonsuz kavramı, sonu olmayan sayıları tarif etmek için de kullanılmaktadır. Yani başka bir deyişle sendika.org internet sitesinin kullanabileceği internet adreslerinin sonsuz sayıda olduğunu ifade edebiliriz. Kuşkusuz sonsuza kadar gitmeyi ne biz isteriz, ne de buna ömrümüz yeter, ne de buna sizin ömrünüz yeter.
Sayıları bu kadar zorlamamanın tek yolu artık tacize dönüşen bu sansüre bir dur demek yani işbu başvuruda ihlal kararı vermektir. Bunun yapılmadığı her gün mahkemenizce yeni sansür uygulamalarına yol verilmektedir.
Av. Doğukan Tonguç Cankurt
[1] http://sendika52.org/2017/07/sansuru-asmada-sendika-orgdan-rekor-ustune-rekor-sendika52-org-yayinda
[2] sendika52.org/2017/07/sendika-org-guinness-rekorlar-kitabina-basvurdu/
[3] https://www.thetimes.co.uk/edition/world/anti-erdogan-group-seeks-guinness-record-title-for-most-blocked-website-gs3x88rns
[4] http://sendika52.org/2017/07/sansuru-asmada-sendika-orgdan-rekor-ustune-rekor-sendika52-org-yayinda