Gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın davasında savcılığın verdiği takipsizlik kararı ailenin itirazı üzerine kaldırıldı
Gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın davasında savcılığın verdiği takipsizlik kararı ailenin itirazı üzerine kaldırıldı
İstanbul Anadolu 7. Sulh Ceza Hakimliği, Beykoz Cumhuriyet Savcılığı tarafından Hasan Ocak’ın kaybedilmesine dair verdiği kovuşturmaya yer olmadığı kararına dair Ocak ailesinin yaptığı itirazı kabul etti.
Hakimlik, savcılığın kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına ve soruşturmanın Ceza Muhakemeleri Kanunu uyarınca genişletilmesine karar verdi.
Kararda “Dosya kapsamında iddia edilen suça ilişkin yeterli şüphenin oluştuğu ve bu aşamada maddi hakikatin değerlendirmesi ve takdirinin bağımsız mahkemelere bırakılmasının, mer-i mevzuat, adalet ilkesi ve Yargıtay uygulamalarıyla örtüşeceğinden; kamu davası açılması gerekirken takipsizlik kararı verilmesinin usul, yasa ve dosya gerçekliği ile örtüşmediğine ve 29/11/ 2016 tarihli itirazımızın yerinde olduğu kanaatine varıldığı belirtilerek; İtirazımızın kabulüne ve Beykoz Cumhuriyet Savcılığının KYOK kararının kaldırılmasına ve soruşturmanın Ceza Muhakemeleri Kanunu uyarınca genişletilmesine karar verilmiştir” denildi.
Mahkemenin dosyayla ilgili verdiği karar 22 yıllık verilen mücadelede yeni bir umut olması açısından Ocak ailesinde sevinç yarattı.
“İddianameyi hazırla davayı aç diyor”
7. Sulh Hakimliği’nin kararını T24’e değerlendiren Ocak ailesinin avukatı Gülseren Yoleri, bundan sonraki beklentilerinin savcının hakimin işaret ettiği biçimde dosyayı yeniden değerlendirmesi olduğunu ifade etti.
Yoleri, “Hakimliğin, takipsizlik kararı veren Savcılığa ‘Ben senin verdiğin takipsizlik kararını yani kovuşturmaya yer yoktur kararını kaldırıyorum. Soruşturmayı genişlet CMK’nin ilgili maddeleri uyarınca soruşturmayı genişlet. İddianameyi hazırla davayı aç diyor” dediğini söyledi.
Yoleri, Hasan Ocak dosyasının 22 yıllık sürecinde başında itibaren suçu gösteren yeterli deliller olduğuna ilişkin tespitlerinin de bu kararla doğrulandığını ifade eden Yoleri şunları söyledi:
Mahkeme bu kararıyla yani savcının dosyayı ortadan kaldıran kararını kaldırmakla bu güne kadar izlenen tutumları değiştirmesi açısından çok anlamlı. 22 yıllık bir direnç vardı, pek çok faili meçhul cinayetlere direnç vardı, bu karar gerçek anlamda suçların cezasız kalmayacağını gösteren gerçek hukukçular açısından önemli.
Mehmet Ağar’a sorulmuştu
TBMM’de kurulan 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’nda dinlenilen o dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’a, CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, çok sayıda faili meçhul cinayete dikkat çekerek Hasan Ocak’ı sormuştu. Şeker, “Bunlardan birisi de Hasan Ocak, benim mahalleden komşumdu ve gözaltına alındı” dedi.
Ocak’la ilgili ayrıntılı bilgiler veren Şeker’e Mehmet Ağar, “Gözaltına alınmış mı, kaydı kuydu yok mu” diye sordu.
Necdet Menzir’in İstanbul Emniyet Müdürlüğü yaptığını da hatırlatan Ağar, “Haberimiz olan her türlü gayrikanuni hareketlere tabii ki mani oluruz, rahmetli Necdet Menzir de mani olurdu. Yani bundan başka somut bir örneğiniz var mı İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde kaybolan kimse” demişti
Hasan Ocak kimdir?
Hasan Ocak 21 mart 1995 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi tarafından gözaltına alındı. Gözaltında Hasan’ı görenler olmasına rağmen, gözaltına alındığı inkar edildi. Hasan’ın işkenceden geçirilen cansız bedeni 58 gün sonra kimsesizler mezarlığında bulundu.
Aradan geçen 21 yılda sayısız savcının elinden geçen dosya soruşturma aşamasını geçemedi. Ocak Ailesi ve Avukatının savcılığa bildirdiği deliller araştırılmadı, tanıkların tamamı dinlenmedi, bilinen suçlular ifadeye çağrılmadı, etkin soruşturma yapılmadı. Soruşturma davaya dönüştürülmedi.
17 Ekim 2016 tarihinde dosyada, “zamanaşımı nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına” kararı verildi. Son olarak mahkeme, davaya verilen takipsizlik kararını bozuk, davanın genişletilmesine karar verdi.
toplumsalhukuk