Tayyip Erdoğan’ın ilan ettiğini söylediği “milli seferberlik”, Anayasa’ya göre belirli koşullar altında, Bakanlar Kurulu kararıyla ve Meclis onayıyla mümkün. Dolayısıyla Erdoğan’ın “Anayasa’nın 104. maddesine göre (…) milli seferberlik ilan ediyorum” sözü Anayasa’ya aykırılık taşıyor
Tayyip Erdoğan’ın ilan ettiğini söylediği “milli seferberlik”, Anayasa’ya göre belirli koşullar altında, Bakanlar Kurulu kararıyla ve Meclis onayıyla mümkün. Dolayısıyla Erdoğan’ın “Anayasa’nın 104. maddesine göre (…) milli seferberlik ilan ediyorum” sözü Anayasa’ya aykırılık taşıyor
Tayyip Erdoğan, Kaçak Saray’ındaki muhtarlar buluşmasında Anayasa’nın cumhurbaşkanının görev ve yetkilerini düzenleyen 104. maddesine atıf yaparak “milli seferberlik” ilan ettiğini söyledi. Peki Erdoğan’ın çağrısı ne anlama geliyor?
Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu, devletin tüm güç ve kaynaklarını barış halinden seferberlik ve savaş haline geçirmenin sınırlarını belirliyor. Kanunda seferberliğin tanımı şöyle yapılıyor:
Devletin tüm güç ve kaynaklarının, başta askeri güç olmak üzere, savaşın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hazırlanması, toplanması, tertiplenmesi ve kullanılmasına ilişkin bütün faaliyetlerin uygulandığı; hak ve hürriyetlerin kanunlarla kısmen veya tamamen sınırlandırıldığı haldir.
Kanuna göre seferberliğin iki hali bulunuyor: “Genel seferberlik” ve “kısmi seferberlik”. Genel seferberlik, ülkenin tüm güç ve kaynaklarının kullanımını gerektiriyor.
Bakanlar Kurulu kararı ve Meclis onayı zorunlu
Erdoğan konuşmasında Anayasa’nın 104. maddesindeki yetkilerine atıf yapsa da ilgili maddede cumhurbaşkanının seferberlik ilanına ilişkin bir hüküm yer almıyor.
Anayasa’da seferberliğe ilişkin düzenleme 122. maddede düzenleniyor. Maddede sıkıyönetim ve seferberliğin gerekçesi şöyle belirtiliyor:
Anayasa’nın tanıdığı hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelen ve olağanüstü hal ilanını gerektiren hallerde daha vahim şiddet hareketlerinin yaygınlaşması veya savaş hali, savaşı gerektirecek bir durumun baş göstermesi, ayaklanma olması veya vatan veya cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın veya ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması…
Seferberlik ilanı; cumhurbaşkanı başkanlığında toplanacak Bakanlar Kurulu’nun Milli Güvenlik Kurulu’nun da görüşünü alarak karar almasıyla mümkün. Kararın derhal Resmi Gazete’de yayımlanması ve aynı gün Meclis’e sunulmak ve onay almak zorunda. Meclis toplantı halinde değilse derhal toplantıya çağrılmak zorunda.
Anayasa’nın 104. maddesi Cumhurbaşkanına “Başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu kararıyla sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilan etmek ve kanun hükmünde kararname çıkarmak” yetkisini veriyor. Anayasa’dan da açıkça anlaşılacağı üzere sıkıyönetim kararı alma yetkisi bakanlar kuruluna ait.
Hâl böyleyken Erdoğan’ın “Anayasamızın 104. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başı olarak, PKK’sıyla, DEAŞ’ıyla, FETÖ’süyle, DHKP-C’siyle ve tüm diğerleriyle, adı, söylemi, yöntemi ne olursa olsun, tüm terör örgütlerine karşı milli bir seferberlik ilan ediyorum” sözleri Anayasa’ya aykırılık içeriyor.
toplumsalhukuk