Ankara 7. İdare Mahkemesi, “Fiili durum telafisi güç veya imkansız zararlar yaratır” diyerek asbestli Havagazı Fabrikası’nın yıkım kararının yürütmesini durdurdu
Ankara 7. İdare Mahkemesi, “fiili durum telafisi güç veya imkansız zararlar yaratır” diyerek asbestli Havagazı Fabrikası’nın yıkım kararının yürütmesini durdurdu
Ankara 7. İdare Mahkemesi, asbestli Havagazı Fabrikası’nın yıkım kararının yürütmesinin durdurulması istemini kabul etti. Mahkeme kararı belediyeye gönderildi.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi ve Ankara Tabip Odası, Ankara’da ciddi sağlık sorunları oluşturan asbestli Havagazı Fabrikası’nın yıkım işleminin iptali için bugün(1 Mart), yürütmeyi durdurma istemiyle Ankara Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurmuştu.
“ Şimdi bölge acilen karantinaya alınmalıdır”
Ankara’daki Havagazı Fabrikası alanında yaptırılan asbest yüzey ölçümlerine ilişkin rapor, ilgili görseller ve haberler de mahkemeye sunulmuştu. Mahkeme sabah yapılan başvuruyu öğleden karara bağlayarak yürütmesinin durdurulması istemini kabul etti.
Fiili durum telafisi güç veya imkansız zararlar yaratır
Mahkeme fiili durumun telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabilecek nitelikte bulunması nedeniyle davalı idarenin savunması alındıktan veya yasal savunma süresi geçtikten sonra istem yeniden incelenip karar verilinceye kadar teminat aranmaksızın dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.
Mahkeme kararının tam metni:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. Maddesinin 2. Fıkrasında ‘Danıştay veya idari mahkemeleri idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararlarının doğması, idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin savunması alındıktan sonra veya savunma süresi geçtikten sonra gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler. Uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerin yürütülmesi, savunma alındıktan sonra yeniden karar verilmek üzere idarinin savunması alınmaksızın da durdurulabilir’ kuralına yer verilmiştir. Kanun maddesi uyarınca yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için davalı idarenin savunmasının alınması gerekmekte ise de davanın durumuna ve uyuşmazlığın hukuki niteliğine göre dava konusu işlemin yıkıma ilişkin olması veya uygulanması halinde fiili durum itibariyla telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabilecek nitelikte bulunabilecek nitelikte bulunması nedeniyle 2577 sayılı kanunun 27/2 maddesi uyarınca davalı idarenin savunması alındıktan veya yasal savunma süresi geçtikten sonra istem yeniden incelenip karar verilinceye kadar teminat aranmaksızın dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına uyuşmazlığa ilişkin tüm bilgi ve belgelerin aslı veya onaylı örneklerinin savunma ile birlikte mahkemeye gönderilmesi gerektiğinin davalı idareye bildirilmesine anılan kanunun 27/5 maddesi uyarınca savunma verme süresinin 30 gün olarak verilmesine 01/03/2017 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Yürütmenin durdurulması kararını okumak için tıklayınız.
toplumsalhukuk