10 Ekim Davası’nın 4. grup duruşmasında ilk gün: Sanıklar ailelere ve avukatlara saldırmaya çalıştı

10 Ekim Ankara Katliamı’nın 21. ayında adalet talepleriyle anma gerçekleştiren yüzlerce kişi, 10 Ekim Davası’nın 4. grup duruşması için Ankara Adliyesi’ne yürüdü

10 Ekim Ankara Katliamı’nın dördüncü grup duruşması için katliamda yaşamını yitirenlerin yakınları ve yaralananlar önce Ankara Tren Garı’nda bir anma gerçekleştirdi. Anmanın ardından “Katil IŞİD işbirlikçi AKP” sloganıyla adliyeye gelen ailelerin salona girmesiyle duruşma başladı. Duruşmayı CHP’li milletvekili Şenal Sarıhan da izliyor.

18.03: Duruşma yarın 10.00’a ertelendi.

18.02: Av. Özcan Karakoç tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin ilişkin beyanları ile duruşma yarın devam edecek.

16.52: Mağdur-müşteki avukatlarından Av. Özcan Karakoç, Av. Senem Doğanoğlu, Av. Ahmet Özdel, Av. Eylem Sarıoğlu ve Av. İlke Işık beyan ve taleplerini sundu.

16.35: Mağdur-müşteki avukatlarından Av. Sevinç Hocaoğulları beyanda bulunuyor.

Av. Hocaoğuları: Öncelikle katliamda yaralanan ve 20 ay boyunca verdiği yaşam mücadelesini geçtiğimiz aylarda hayatını kaybeden Mustafa Budak’ı ve katliamda yaşamını yitiren diğer tüm canlarımızı anarak başlamak istiyorum. Bugün ayrıca Almanya’dan gelen bir meslektaşımız duruşmaya alınmadı. Hatta adliyeye alınmadı. Sabahtan beri Ankara Adliyesi önünde kimlik kontrolü yapılıyor. Yabancı ülke vatandaşları adliyeye alınmıyor. Adalet Bakanlığı’nın talimatı olduğu söyleniyor. Yazılı talimat isteyen meslektaşlarımıza ve baro yöneticilerimize “sözlü” talimat verildi deniliyor. Almanya’dan gelen meslektaşımız ilk defa bugün gelmedi. Önceki 3 grup duruşmayı da takip etmişti. Bu duruşmalarda ne olduysa problem oldu. Biz bu durumu kabul etmiyoruz.

16.30: Aradan önce Almanya’dan davayı gözlemci olarak izlemeye gelen avukatın duruşma salonuna hatta adliyeye alınmadığını söyleyen avukatlar, mahkeme başkanına durum ile ilgili bir karar vermesi konusunda talepte bulundu. Mahkeme başkanı savcılığın tasarrufu olduğunu kendisinin bu konuda bir talimat veremeyeceğini söyledi.

16.30: Verilen aranın ardından duruşma devam ediyor.

15.35: Evrakların okunması tamamlandı. 16.15’e kadar ara verildi.

15.00: Dosyaya gelen evrakların okunmasına başlandı.

14.55: Canlı bombaların bindiği taksilerin şoförleri tanık sıfatı ile dinlendi

14.15: Verilen aranın ardından duruşma başladı. Canlı bombaların bindiği taksilerin şoförleri dinlenecek.

12.14: Duruşmaya 14.00’a kadar ara verildi.

12.08: Sanıklardan bir kısmı tanık yemini sırasında ayağa kalkmak istemedi. Bunun üzerine sanıklardan Resul Demir, müşteki-mağdur avukatlarından Özcan Karakoç’a “Özcan sanane, senin niye dert ettin kendine” dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı ayağa kalkmayan sanıkları kalkmaları konusunda uyardı. Ayağa kalkan sanıklardan Resul Demir Av. Karakoç’a “istediğin oldu mu?İçin rahat etti mi?” dedi. Bunun üzerine duruşma salonunda gerginlik yaşandı. Sanık mağdur-müşteki avukatlarına saldırmaya çalıştı. Sanık Demir avukatlara su şisesi atmaya çalıştı. Ailelerin tepkisinin ardından sanıklar duruşma salonu dışına çıkarıldı.

12.07: Taksi şoförlerinden Nihat Özdemir beyanda bulunmak üzere duruşma salonuna getirildi.

12.05: Mahkeme heyeti tutuklama talebinin reddine karar verdi. Canlı bombaların bindikleri taksilerin şoförlerinin dinlenmesi ile duruşma devam edecek.

11.59: Avukatlar tanık Dabanıyassı’nın tanık olamayacağını, doğrudan 10 Ekim Katliamı ile bağının olduğunu söyledi ve tutuklanmasını talep etti.

11.57: Dabanıyassı, kızının ve eşinin sanık Esin Altıntuğ ile yaptığı telefon görüşmelerine dair hiçbir şey söylemedi.

11.50: Dabanıyassı’nın ifadelerinin ardından ailelerin avukatları tanığa sorularını sormaya başladı. Öncelikle SEGBİS ile ifadenin usule ve ceza yargılamasına uygun olmadığını söyleyen avukatlar sanığa çocuklarının isimlerini sordu. Çocuklarından Rümeysa’nın Esin Altıntuğ’la ilişkisini soran avukatlara tanık Dabanıyassı, çelişkili ifadeler verdi. Dabanıyassı, kızının Altıntuğ’u hiç tanımadığını ama kermeste selamlaştığını iddia etti.

11.45: Yaralıların ve hayatını kaybedenlerin yakınlarının beyanlarının ardından tanık Cumali Dabanıyassı SEGBİS ile duruşmaya bağlandı. Dabanıyassı, hiçbir sanığı tanımadığını ama sanıklardan Esin Altıntuğ’u evinde bir gece misafir ettiğini iddia etti.

11.40: Müştekilerden Berran Sancay beyanda bulunuyor.

Müşteki Sancay: 10 Ekim’e barış için gittik ama büyük bir katliamla karşılaştık. Tabipler Odası ile birlikte gitmiştim. Hekimim. Hiçbir kontrolün olmaması dikkatimi çekmişti. Tek bir polis bile görmedik. Oraya nasıl girdiyse o katiller girebildi. Bütün yetkililerden şikayetçiyim. Kandan beslenmiyoruz. Kandan beslenenler utansın. Cezalandırılmalarını talep ediyorum. Bu cezasız kalamaz. Bir hekim olarak yaralı canlara yardım edemedim. Çok ağır yaralandım. Ambulanslardan önce TOMA’lar geldi oraya. Ben nefes alamazken gaz sıktılar bize. Ölmek üzereyken bir yoldaşın yardımıyla ambulansa götürebildim. İnsanlıktan nasibini almamış tüm yetkililerden şikayetçiyim.

11.36: Müştekilerden Mürvet Akalın beyanda bulunuyor.

Müşteki Akalın: Eşim son Facebook mesajında Ankara’ya neden gitmesi gerektiğini açıklamıştı. “Kaçıp saklanacak vakit değil. Ankara’daymş barış alıp getirmek gerek” yazmıştı. Felsefe öğretmeniydi. Sendikal mücadeleye bağlıydı. Herkes ona akıl danışırdı. Herkese yardımcı olurdu. Hayatımızın en verimli döneminde onu bizden çaldılar. Büyün sorumlulardan şikayetçiyim.

11.35: Müştekilerden Murat Budak beyanda bulundu şikayetçi olduğunu beyan etti.

11.27: Katliamda yaralı kurtulan Uğur Gümüşkaya beyanda bulunuyor.

10 Ekim’de ağır yaralandım. Mitinge Halkevleri’nin çağrısıyla katıldım. Ülkedeki kötü gidişatı durdurmak için katıldım. Devletin bizzat eliyle yüz insan yaşamını yitirdi. O gün gidişatı durdurabilseydik belki bu hale gelmeyecekti ülke. Binlerce insan adalet için yürümek zorunda kalmayacaktı.

“Bu tiyatroya son verin ve gerçek sorumluları yargılayın”

Biz can çekişirken polisin gaz atması insanların yaşamına mal oldu. Gaz atılması, TOMA’ların sürülmesi emrini veren polisten şikayetçiyim. Davutoğlu, oylarının arttığını söylemişti ondan da şikayetçiyim. Ankara giriş çıkışlarındaki kontrolleri kaldıran sorumluların yargılanmasını istiyorum. Kameralar karşısına geçip açıklamalar yaparken sırıtarak bürokratların yargılanmasını istiyorum. Belki burada hayatını kaybedenlerin yakınları, yaralananlar biz her gece o anı yaşıyoruz uyurken ve unutamıyoruz. ama vicdanımız rahat. O dönemin başbakanı o dönemin emniyet müdürü, gaz atan polisler rahat uyuyabiliyorlar mı?

Önde oturan caniler elbet yargılanacak. Bizim asıl hesabımız katliamda rolü olan devlet görevlileriyledir. Burada bir tiyatro oynanıyor. Eğer adaleti getirmek istiyorsanız bu tiyatroya son verin ve gerçek sorumluları yargılayın.

Gümüşkaya’nın beyanlarına salon alkışlarla karşılık verdi.

11.25: Müştekilerden Yahya Hayta beyanda bulunuyor.

Müşteki Hayta: Sorumluluğu olan bütün emniyet müdürlüğü yetkililerinden şikayetçiyim. Dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’ndan şikayetçiyim.

11.23: Müştekilerden Özgür Benol beyanda bulunuyor.

Müşteki Benol: Patlamada babamı kaybettim. Sorumlulardan şikayetçiyim. Yaralılara saldıran polisten şikayetçiyim. Mahkeme boyunca insanları şov yapmakla suçlayan polislerden şikayetçiyim.

11.22: Müştekilerden Suna Korkmaz beyanda bulundu şikayetçi olduğunu beyan etti.

11.20: Katliamda yaralı kurtulan Hamit Kurt beyanda bulunuyor.

Müşteki Kurt: Ben Tarım Orkam Sen’in genel başkanıyım. Mitinge sendika olarak katılmıştık. İzmir şube sekreterimizi kaybettik. Yaralarımız kapanmayacak.

Biz insanlık adına bir miting yapmıştık. Ölüm değil yaşam olsun demiştik. Ben dönemin siyasi iktidarından şikayetçiyim. Elini kolunu sallayarak gelen katillere yol verenlerden şikayetçiyim. Ankara Valisi’nden, emniyet müdüründen şikayetçiyim. Yaralıları kaldırmamıza engel olan tüm polislerden şikayetçiyim.

11.15: Bir kısım eksik mağdur-müşteki beyanları ile duruşma devam edecek.

10.35: Duruşma başladı. Taraf yoklamaları tamamlandı.

10.04: 10 Ekim Katliamı’nda hayatını kaybedenlerin yakınları, yaralılar ve kurum temsilcileri katliamın 21. ay dönümü olması sebebiyle gar önünde bir anma gerçekleştirdi. Anmanın ardından kitle “10 Ekim’i unutma, unutturma” sloganları ile 10 Ekim Katliamı Davası için Ankara Adliyesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Polis aileleri kaldırımdan yürümeye zorladı ancak aileler yolu kapatarak yürüyüşünü sürdürdü.